Tuesday, January 23, 2007

 

Korkutucu söz de şiddet sayılacak

Korkutucu söz de şiddet sayılacakAilenin Korunması Hakkında Kanun'da köklü değişiklikler öngören yasa tasarısı Adalet Komisyonunda kabul edildi .Yasanın yürürlüğe girmesi halinde, mağdurları korkutacak söz bile "şiddet" sayılacak. Ailenin Korunması Hakkında Kanun'un sınırlarının genişletilmesine yer veren ve .Komisyondan geçen tasarı, yürürlüğe girdikten sonra , şiddet gösteren eşinden boşanan veya ayrı yaşayan mağdur, aynı çatı altında yaşayan aileler gibi gerekli koruma önlemlerinin alınmasını talep edebilecek . Yargıç, talep olmasa bile şiddet gösteren kişinin tedavi olmasına karar verebilecek. Alınan önlemlerin uygulanması mağdura herhangi bir mali külfet yüklemeyecek.

Mevcut kanunda, aile içi şiddete maruz kalan eş ve çocukların korunabilmesi için "aynı çatı altında yaşamak" koşulu aranıyor. Yeni düzenlemeye göre koruma önlemleri, mahkemece boşanmalarına ya da belirli bir süre ayrı yaşamalarına karar verilen veya mahkeme kararı olmaksızın ayrı yaşayan eşler için de geçerli olacak. Aile yargıcı, önlemlerin bir veya birkaçının şiddet gösteren bireye uygulanmasına karar verebilecek.
Ayrýca, yargıca, mağdura şiddet ve korkuya yönelik söz söyleme yasağı koyma yetkisi veriliyor. Mevcut yasa diğer eşe ve çocuklara veya aynı çatı altında yaşayan diğer aile bireylerine karşı şiddete yönelik davranışlarda bulunmaması, müşterek evden uzaklaştırılarak evin diğer eşe ve çocuklara tahsisi diğer eşi ve çocukları iletişim vasıtalarıyla rahatsız etmemesi, eşyalarına zarar vermemesi, alkollü veya uyuştururcu herhangi bir madde kullanmış olarak ortak konuta gelmemesi için altı ay süreyle karar alınmasını imkan tanıyordu.
Yeni düzenlemeyle birlikte böylece "söz" de şiddet unsuru sayılacak ve mağdurun , tedbir kararlarının yerine getirilmesi için herhangi bir bedel ödememesi maddi imkansızlıklar içinde yaşamını sürdüren dar gelirli için önemli imkan oluşturacak.
Yine yeni düzenlemeye göre, hakkında önlem alınan eşin ailenin geçimini sağlayan kişi olması durumunda , yargıç mağdurun talebi olmasa bile bu kişinin tedbir nafakası ödemesine karar verebilecek.
Yukarýda sayýlan tedbirlerin alýnmýº olmasý halinde "tedbir kararlarının 6 ay içinde uygulanacağı ve şiddet gösteren kişinin bu önlemleri yerine getirmemesi halinde hapse mahkûm edileceği konusunda uyarılması gerektiği" hükmü zaten yürürlükteki yasada mevcuttu. Savcılar, önlem kararına uymayan kişi hakkında 6 aya kadar hapis istemiyle dava açabiliyordu..Tasarıda yer alan önemli bir madde de şiddete başvuran eş için
Yargıcın "muayene veya tedavi için bir sağlık kuruluşuna başvurmasını sağlama" kararı alabilmesi. Buna göre yargıç, şiddet gösteren aile üyesinin psikolojik tedavi veya alkol ve uyuşturucu tedavisi görmesi için sağlık kuruluşuna başvurmasına karar verebilecek. Tedavi görmeyenlere yaptırım uygulanacak.Tasarıdaki ‘’eş ve çocuklar’’ ifadesinin ‘’diğer aile bireyleri ‘’ şeklinde değiştirilmesi gerektiğini,böylece Türkiye’nin gerçeği olan ‘’dini nikahlı eşlerin ve kumaların ‘’ aile içi şiddete karşı korunmasız bırakılmamış olacağı ifade edilse de mağdur olan eşi korkutucu söze karşı koruyan tasarı, tarafları birbirlerine saygılı olmaya zorlayıcılığıyla son derece umut verici.

Comments: Post a Comment



<< Home

This page is powered by Blogger. Isn't yours?