Saturday, December 16, 2006

 

TÜKETİCİ HAKLARI VE KÖPRÜ ÜCRETLERİ

1 Aralık 2006 Hürses Av.Şule Eyüpgiller

Tüketici hakları, zaman zaman yurttaşlık hakları ile aynı platformda hukuki boyuta taşınabiliyor. Bunlardan biri de köprü ücretlerine yapılan zamlar konusu. Tüketici Dernekleri, geçtiğimiz aylarda köprü ve otoyol geçiş ücretlerine yapılan zamların iptali ve yürütmenin durdurulması ile ilgili Bölge İdare Mahkemesi’ne dava açtılar.

Dava dilekçesinde, Karayolları Genel Müdürlüğü’nün yaptığı zammın,ekonomik dengeyi bozucu ve enflasyonu tetikleyici nitelikte olmanın yanısıra müvekkillerin menfaatlerini zedeleyecek nitelikte olduğunu ileri sürdüler. İdare’nin tüketicilerden “cebren gelir sağlama yetkisi” olmamasına rağmen, Karayolları’nın sadece “Bakanlık oluru” ile zam kararı alınarak uygulamaya konulduğuna dikkat çektikten sonra şu görüşlere yer verilmişti. Anayasa’nın 73.maddesine göre, kamu giderlerinin karşılanması için alınacak vergi, resim, harç ve benzeri mali yükümlülükleri belirleme yetkisi Bakanlar Kurulu’na aittir. Hal böyleyken, İdare’nin yetkisini aşarak yaptığı işlem hukuka aykırı görünüyor.

İdare’nin, bir kamu hizmeti faaliyetini, kar elde edeceği bir ticari sektörel faaliyet olarak gerçekleştirmesi Anayasa’ya ve İdare Hukuku’nun temel ilkelerine aykırı değil mi?. Kamu hizmetinden yararlanan yurttaşlar, müvekkillerin de içinde bulunduğu tüketiciler, Karayolları Genel Müdürlüğünün “ticari ortakları” değildir. Nitekim; Karayolları Genel Müdürlüğü’nün 2001 yılında gerçekleştirdiği zamlara ilişkin idari işlemin iptali için de da yargı yoluna başvurulmuş; Ankara 4 üncü İdare Mahkemesi "ulaşım kamusal hizmet, gelir artırıcı sektör değildir" şeklinde yaklaşımda bulunarak yürütmenin durdurulmasına karar vermişti.
.
İdarenin eylem ve işlemlerinin hukuka uygun olması ve yetki, sebep, konu, şekil ve maksat unsurlarının hukuka uygun olması gerekir. Dava konusu idari işlemin yetki, konu,sebep ve şekil açısından hukuka uygunluğu tartışmaya açık..Uygulanması halinde vatandaşın menfaatlerini haleldar edecek ve telafisi imkansız sonuçların meydana gelmesine sebep olacağı da açık.

İşleme esas alınan sebebin fiilen ve hukuken gerçekleşmiş olması kadar bu yetkinin kullanılmasını hukuken haklı kılacak bir nitelik de taşıması gerekir.Bu koşullara uyulmadan alınan takdir yetkisi içindeki işlemler sebep ve maksat unsurları yönünden sakat ve yasaya aykırı olur. Davalı İdare’nin yaptığı işlem bu yönden de yasaya aykırı ,sakat ve iptali gereken bir işlem sözkonusu.

Kanımızca, tüketici derneklerinin görüşü haklıdır. Ulaşımın devlet açısından gelir sağlayıcı bir sektör değil kamusal hizmet olduğu açıktır. İdarenin ulaşım hizmetini sağlarken maliyetinin tümünün yararlanan yurttaşlar tarafından karşılanması sözkonusu değildir. Adalet prensibi yönünden kullanan yurttaşların makul bir katılım payı ödemesi gereklidir.

Comments: Post a Comment



<< Home

This page is powered by Blogger. Isn't yours?