Saturday, December 16, 2006

 

Şair ''büyük devlet adamının'' ardından

Şair ‘’büyük devlet adamının’’ ardından Ülkemizin siyasi yaşamının son kırk yılına damgasını vurmuş,Türk toplumunu “hukukun üstünlüğü”kavramıyla tanıştırmış, siyasi yaşamının yanı sıra yazar ve şairliği de birlikte yürütmüş eşsiz bir siyaset simamızın ölümünün ardından ben köşemde duyarlılığı ve edebi kişiliğiyle ilgili yazmak istedim.
Sayın Ecevit, Robert Kolej’in edebiyat bölümünden mezun olduktan sonra ailesine edebiyatçı olmak istediğini söyler . Annesi Nazlı Hanım, mimar ya da mühendis olmasını, babası da , Ankara Hukuk Fakültesi’ne yazılmasını ister. “Edebiyatçı olmak istiyorum.” diye direnen Ecevit’in bu isteği dikkate alınmaz ve Hukuk Fakültesi’ne kaydı yapılır. Ancak yalnızca üç ay dayanabilir. Ertesi yıl Dil Tarih Coğrafya Fakültesi İngiliz Filolojisi bölümüne kayıt yaptırır ve ikinci sınıftan başlar.. Ancak Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi’ndeki öğrenimini tamamlamak istemez. Israrın fayda sağlamayacağını gören anne ve baba, oğulları üzerinde etkili olamadıklarını görünce karışmaktan vazgeçerler ve Ecevit, Basın Yayın Genel Müdürlüğü’nde tercüman olarak işe başlar… Bir süre sonra Türkiye’nin Londra Büyükelçiliği Basın Ateşeliğine katip olarak gönderilir. O sıralarda Doğu mistisizmine ve Hint felsefesine büyük ilgi duyar. En büyük tutkusu da şiir yazmaktır. Adeta Doğu mistisizmi ile Batı rasyonalizmini sentezlemek ister. Rabindranath Tagore, Ezra Pound, T. S. Eliot, ve Bernard Lewis'in yapıtlarını Türkçe'ye çevirir, kendi şiirlerini de kitap halinde yayımlar ‘’Işığı Taştan Oydum’’ ve ‘’El Ele Büyüttük Sevgiyi’’ keyifle okunan ve hayatımıza dokunan şiirlerin yer aldığı iki şiir kitabı…‘’Yargı’’ şiiriyle de Türk toplumunun hayata bakışını olağanüstü bir algılamayla yansıtmıştır. YARGIÖldürenle katiliz çalanla hırsızTümümüz sanığız tümümüz savcıTümümüz suçlu tümümüz yargıç, Kimi aklar kimi suçlarızKimi bağışlar kimi asarızKendimizi başkasında, Hergün bıçak saplı,Birinin arkasındaVurulan da biziz vuran da. Sanat, düşünce ve şiir anlayışını etkileyenin, Hintli yazar, şair, edebiyatçı, Rabindranath Tagor olduğu biliyoruz.
Yine Hintli olmasa bile, Hindistan'da doğmuş, uzun yıllar Hindistan'da yaşamış bir yazar ve şair daha var: Rudyard Kipling...
Ve sanki ‘’İF’’şiirindeki her satır sayın Ecevit’in zihnine kazınmış ve yaşadığı sürece hiç unutulmamış…

Comments: Post a Comment



<< Home

This page is powered by Blogger. Isn't yours?